27 Mart 2016 Pazar

2.ay


Bir ay daha geride kaldı...
Geçerken zor geçse de dönüp bakınca sanki dün doğmuş gibi Yağız. 
Bu ay ilk aya göre daha iyiydi çok şükür. 

Benim açımdan bakacak olursam daha fazla dışarı çıktım,kendimi daha iyi hissettim buna bağlı olarak. Hatta en yakın arkadaşıma ev oturmasına bile gittim:) 
İlk ay haftalık hastaneye gittiğimiz için hastane dönüşlerinde kısa bir E-Bebek gezisi ve birşeyler yiyip evimize dönüyorduk. 
Bu eve bağımlılık durumu benim gibi yıllarca aynı anda hem okumuş hem de geceleri nöbet tutarak çalışmış,sürekli dışarıda olmaya alışmış (çoğu Zaman 36 saatim evden ayrı geçiyordu.)biri olarak hayli zordu. Evlat olmasa,o melek yüz olmasa dayanamazdım. Zamanda akıp gitmezdi zaten...

Yağız'a gelirsek ilk aya göre daha iyiydi.
Bu ay,adetlerimizden olan Kırk uçurmayı yaptık. İhlas suresi okunmuş kırk taş ve altın attığımız suyla yıkadık. Anneme ziyarete gittik. Yengem hediye olarak Yağıza kıyafet almış. Annemde yumurta,soğan,şeker koydu. Anlamlarını pek bilmiyorum bu arada. Birde alnına un sürdü. :)
Sonrasında Bebek Mevlüdümüzü yaptık Allah kabul etsin. 

Kaka sorunsalı hala tam çözülmüş olmasa da bir tık ilerleme var. Buna da çok şükür. 

Bu ay bazı kıyafetleri küçük geldiği için kaldırdım. Bebek bezinde 2 numara atladı. Bunlar zamanın bir şekilde öyle ya da böyle geçtiğinin göstergesi. Duygulandım. 

Biraz biraz aguluyor. Bu minik iletişim bile çok güzel. Birde kalabalıkta dahi gözleriyle etrafı tararken beni bulup kilitlenmesi. O çok başka. Anne olmak güzel şey. 

2.ay da böyle bitti. Sıra 3.ayda...



24 Mart 2016 Perşembe

Bebek Mevlüt Kıyafeti



Mevlüt yapmaya karar verince akla ilk bebeğime ne giydireceğim mevzusu geliyor.
En azından bende öyle oldu:)
Piyasada şehzade kıyafetleri moda şu anda.
Benim gibi şehzade kıyafetini tercih etmek istemeyenler içinse bu papyon-yelekli takımlar mevcut. 

İnternette arama yaparken Pugi Baby markalı bu papyonlu takımı görünce de çok beğendim ve e-Bebek satışı olduğunu görünce de direk aldım. 
Şansıma indirime de denk gelmiş oldu. 

                              

Mevlüt boyu papyon ile durdurmadım minik Yağızımı. Çünkü zaten kalabalık ortamda nefessiz kalmasına gerek yok. Fotoğraf çekeceğimiz zaman sadece papyonunu taktık. O da sıkılmamış oldu. 

Şehzade kıyafetlerine alternatif düşünenlere tavsiye ederim. Çünkü bence çok sevimli oldu:)

Anne&Oğul Mevlüt Hatırası


NOT:Mevlüt, Mevlüd, Mevlid hangisi doğru bilemedim.
TDK Ya da baktım ama aydınlanamadım.Yanlışsa affola.

21 Mart 2016 Pazartesi

Yağız'ın Bebek Mevlüdü

Çok şükür geçtiğimiz pazar Bebek Mevlüdümüzü yaptık.
Dualar edildi,geleceğe dair güzel dileklerde bulunuldu. 

-
İnşallah güzel yazılar yazılmıştır Yağızımıza ve tüm dünya çocuklarına... Gelecek, bugünlerde karanlık dursa da çocuklarımız için iyi şeyler dilemek zorundayız. Umut etmezsek nasıl yaşarız,bilemiyorum...
-

Kuran ayrıntılarıma geçersem...

*Masa hazırlamayacaktım ama hastanede gelen çiçeklerden yapay olanları koyup yaptığım hazırlıklıkları da yanına ekleyince ortaya yine bir masa düzeni çıktı. O da tam olarak bu şekilde oldu;


*Küçükken Kuran okumalarında istisnasız dağıtılan bu külahları çok severdim. Okuma yapmaya karar verince hiç düşünmeden yaptırdım. Düşünenler için Hacı Şerif markalı. İnternet sitesinden sipariş veriyorsunuz ve ertesi gün hooop elinizde. Hemde taptaze bir şekilde. 


*Hoca önüne konulan tuz,şeker,pirinç üçlemesi Mevlüt klasiği...

*Çatal-kaşık ikilisini peçete ile birlikte kurdele ile bağladım.Şimdilerde moda olan etiketlerden yaptırmadım çünkü genelde bebeğin fotosu ile yaptırılıyor ve çöpe gidiyor.Ben gereksiz buluyorum bunu..


*Gelen misafirlere adettendir diye hazırladığımız lohusa şerbetlerinden ikram ettik artık bir klasik olan Eminönü'nden aldığımız kadeh şeklindeki bardaklarla..


*Misafirlerimize anı olarak kalması için kokulu taş magnetleri,içlerinde Ayetel Kürsi ile..
(İnsttagram üzerinden yaptırdım.)



Böylece tamamlamış olduk Kuran'ımızı. 
Allah'ım kabul etsin inşallah tüm güzel dileklerimizi...

NOT:fotoları çekmesi için kuzene verdiğimden pek istediğim gibi olmamış ama idare ettik artık:)

6 Mart 2016 Pazar

1.ay



Zaman hızlı mı geçiyor,yoksa geçmek mi bilmiyor düşüncesi an be an değişti bu ilk ayımızda...
Çok şükür bu ayı atlattık diyorum geriye dönüp baktığımda.
Kolay mıydı?hiçte değil...
Güzel miydi?Hemde çok..

Zordu. Çünkü Yağız'ın kaka sorunu var ve bu ay bununla uğraşmakla geçti ki hala çözülmüş değil. Gün geçtikçe de daha zor olmaya başladı. Denemediğimiz yöntem (zeytinyağına bandırılmış kulak çubuğu ile uyarma,fitil,anne sütü ile zeytinyağını karıştırıp kaşık ile verme vs.vs.) kalmadı. Başarılı olanlar var çok şükür de arada birde olsa rahatlıyor bebeğim.  

Bu ilk bir ayda bende hemen hemen herkesin kaldığı klasik sorulara maruz kaldım tabi ki..

-Doyuyor mu?
-Mama neden vermiyorsun ya da tam aksi niye mama veriyorsun? 
-sütün yağlı mı değil? 
-Neden ağlıyor?(bilsem manyak mıyım ben ağlatayım)

Zaten canı burnunda olan kadını iyice zorluyorlar. Ya sabır çekiyorsun. Derdin yetmiyormuş,ağrın sızın yokmuş gibi laf anlatıyorsun. İnsan emzirmek dururken neden mama versin. Ben kendi evladımı sizden iyi düşünmez miyim?

Şunu öğrendim ki doğum yapmış bir kadına danışmadığı sürece bebeğin beslenmesi ile ilgili yorum yapmayacağım. Çünkü iyi niyetle söylenen şeyler bile üzüyor insanı. Ne kadar doğru olmadığını bilse de insan kendini sorguluyor. Annelik iç güdüsel bir şey zaten. Kendini dinlediğinde biliyorsun ne yapman gerektiğini...

Bu kadar serzeniş yeter:)
Zor olduğu kadar güzeldi de ilk ayımız. 
Birçok şeyin ilkini yaşadık. 
İlk banyo,ilk gülme,ilk bakış...
Ve daha bir sürü hayatımıza kattığımız güzel anı. 

Daha da nice anılar biriktireceğimiz aylarımız,yıllarımız olsun inşallah Yağız'ımızla. Bu da 1.ayımızın özeti olsun. 

3 Mart 2016 Perşembe

Hastane Odamız



Hamile olduğumu  öğrendikten bir süre sonra en yakın arkadaşımla konuşurken hastane odasını nasıl yapmayı,hangi konsepti düşündüğümü sordu.O an hiç bir şey düşünmediğimi farkettim.
Bir ara istediğimden bile emin olamadım.

Daha sonra günler geçince ne istediğimi düşünmeye başladım.Ve kendi emeğimin olduğu,abartı olmayan bir masa hazırlamaya  karar verdim.Sonuç bu fotoğraftaki gibi oldu.Bence güzel oldu.Çok içime sindi.

Başlarken hiç aklımda olmamasına rağmen,uzun Eminönü alışverişleri sonucu kuş figürü ağırlıklı bir masam oldu. (Bir ara Eminönünde doğuracağım sandım:)İçi mis gibi lavanta dolu,magnetli kuş keseleri,Kuş figürlü çikolatalar ve aynı desenli afişle tamamlanmış oldu.

Ayrıca son dakika kararı ile şeker hamurlu kurabiyede yaptım.
Kurabiye konusunda kararsızdım ama daha önce 3,5saatlik bir kurabiye kursuna katıldığımdan yapmadan duramadım.

Gelen misafirlerimiz içinde tatlı-tuzlu minik kurabiyeler yaptık annem ile birlikte. Gelenlere limonata ile ikramda bulunduk. 

Birde birşeyi tam olarak kendim tamamlamazsam hiç içime sinmiyor. Genelde iyi bir huy değil ve beni çok zorluyor. Bu yüzden masamı hazırlayamazsam diye üzülüyordum. Bu da çok şükür halloldu. Doktorumuz gece 12den sonra yatış yapmak ister miyiz diye sordu. Sabah sezeryan olacağım için gece dinlenmiş olursun dedi. Bende bu fikri sevdim. Hem sabah telaş olmamış oldu hem  de gece yavaş yavaş masamı hazırladım.








Çikolatalar instagramdan 

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...